Omuz Eklemi
Omuz eklemi; vücudumuzda hareket açıklığı en fazla olan eklemdir. Yalnız bu durum stabilite açısından dezantaj yaratır. Bu nedenle aynı zamanda en sık çıkık görülen eklemdir.
Hareket kapasitesinin azaldığı durumlarda günlük aktivitelerimiz kısıtlanır. Bu kas kuvvetinde azalmaya yol açar. Kas kuvveti çoğu zaman iyi bir tedavi ile yeniden kazanılır. Ancak önemsenmez veya konservatif(ameliyatsız) tedavide düşük başarıya rağmen ısrar edilirse kas kuvvetinde geri dönüşümü olmayan kayıpları yaşanabilir.
Omuz çıkıkları; en sık genç yaş grubunda görülür. İlk çıkıklar çoğunlukla çıkığın yerine oturtulması sonrası konservatif yani ameliyatsız tedavi edilir. Başarı şansı %80 civarındadır. İkinci ve daha fazla görülen çıkıklarda ameliyatsız başarı şansı düşer, bu nedenle cerrahi tedavi tercih edilir. Kontakt spor yapanlarda ve çıkık riski yüksek olan grupta ise ilk çıkıkta dahi cerrahi tercih edilebilir.
Bağ esnekliğine bağlı istemli veya istemsiz görülen çıkıklarda ise ameliyat ile tedavi başarısı düşük olduğundan, sıklıkla fizik tedavi ve kas kuvvetlendirme egzersizleri ile daha başarılı sonuçlar elde edilir.
Kas yırtıkları; omuz ekleminde 40 yaş sonrası görülen ağrıların en sık nedenleri ise sıkışma sendromu ve kas yırtıklarıdır. Başlangıç döneminde teşhis konulduğunda bu rahatsızlıklar sıklıkla ameliyatsız tedavi edilir. Basit fizik tedavi uygulamaları ile çok iyi sonuçlar alınabilir. Ameliyat kararında yırtığın yeri, büyüklüğü, ağrının şiddeti ve fizik tedaviye verdiği yanıt önemlidir.
Rotator manşet olarak adlandırılan bu kaslarda görülen yırtıklar yaşa bağlı artış gösterir. MR inceleme ile görülen her yırtık için ameliyat gerekmez. Ancak şunu unutmamak gerekir ki; erken tedavi edilen yırtıkların sonuçları daha iyidir. Fizik tedavi ile başarılı sonuç elde edilemediğinde cerrahi tedavi ile çok iyi sonuçlar alınabilir.
Günümüzde omuz ekleminde yapılan cerrahi tedavilerde sıklıkla kapalı, artroskopik tedavi uygulanmaktadır. Artroskopi uygulaması; eklemin sıvı ile genişletilerek 1cm lik birkaç insizyon(cilt üzerinden giriş bölgeleri) ile yapılan, kanamanın çok az olduğu, becerinin ön planda olduğu ameliyatlardır. Yaranın küçük olması hastanede kalış süresini kısaltır, hareket açıklığının daha hızlı kazanılmasını sağlar. Hastanede kalış süresi sıklıkla bir geceyi geçmemektedir.
.
Omuz Artroskopisi ile tedavi alanları:
• Omuz instabilitesi (çıkığı)
• Rotator manşet (kas) yırtıkları
• Biseps tendon yırtıkları ve enflamasyonu
• Kalsifik tendinit
• Akromioklaviküler eklem artozu(kireçlenme)
• Akromioklaviküler eklem çıkığı
• Donuk omuz(Adezif kapsülit)
• Kas ve sinir gevşetme
• Kas çekme kırıkları
• Omuz çıkığı ile birlikte olan glenoid (erklem yuvası) kırıkları
Omuz Eklemi Artrozu (Kireçlenme)
Halk arasında kireçlenme olarak tarif edilen bu durum ilerleyici kıkırdak hasarına bağlı ağrı, hareket kısıtlılığı ile kişilerin günlük yaşantısını kısıtlar. Eklem yüzeyini oluşturan kıkırdak yapı bozulmuş kayganlık ve yük taşıma kapasitesini kaybetmiştir. Diz ve kalça ekleminde daha sık görülen bu durum omuz ekleminde de birçok nedene bağlı ortaya çıkar. Erken dönemde fizik tedavi ve eklem içi enjeksiyonlar uygulanabilirken geç dönemde cerrahi gerektirir.
Omuz artroplastisi; uyumsuz, hasar görmüş olan kıkırdak doku ve kemik doku ile çıkarılarak vücud anatomisine uygun, dokular ile uyumlu, dayanıklı, özel dizayn edilmiş implantlar yerleştirilmesidir. Amaç hastanın eski aktivitelerini ağrısız ve güvenli şekilde yapmasını sağlamaktır. Hastanın yaşına uygun zamanda, doğru protez seçimi yapılırsa uzun ömürlü ve güvenilir bir uygulamadır.
Halk arasında bilinenin aksine gecikmemiş, kemiğin çok hasara uğramadığı durumlarda daha başarılı sonuçlar alınır. Bunun önemli bir nedeni; kas dokusunda kullanmamaya bağlı yağlanma gelişmesidir. Kas dokusunda ki bu bozulma erken dönemde yapılan tedavi ile geri döner, tekrar eski kuvvetine kavuşur. Geç kalınan durumlarda, yağlanma ve zayıflık ilerleyerek tedavinin başarısız olmasına neden olur.
Omuz ekleminde kireçlenmeye neden olan durumlar;
• İleri düzey, rotator manşet kas yırtığı
• Kırık sonrası oluşan kıkırdak hasarı
• Ailesel yatkınlık
• İhmal edilmiş omuz çıkıkları
• Tedavi edilmeyen omuz instabilitesi